HAYATÜS SAHABE'DEN - Allah’a ve Resulü’ne itaat hususundaki ayetler

Sayı 1

Allah’a ve Resulü’ne itaat hususundaki ayetler

Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla. (Ezelden ebede kadar bütün) Hamd, alemlerin Rabbi olan Allah’a mahsustur. (0) Rahmandır, Rahim’dir. Ceza gününün sahibidir. Yalnız Sana ibadet eder ve yalnız Senden yardım isteriz! Bizi doğru yola ilet. Nimet verdiğin kimselerin yoluna!.. Gazaba uğrayanların ve sapıtanların yoluna değil! (Fatiha süresi)


Çünkü Allah benim de Rabbimdir, sizin de Rabbinizdir. O’na kulluk edin! Bu dosdoğru bir yoldur. (Al-i İmran süresi 51)


(Ey Resulüm) Deki: Allah’a itaat edin. Peygamber’e itaat edin. Eğer yüz çevirirseniz (bilin ki peygamberin) vazifesi, ona yükletilen HAYATÜS SAHABE’den (peygamberliği tebliğ etmesi)dir. Sizin de vazifeniz, size yükletilen (itaat)tir. İtaat ederseniz doğru yolu bulursunuz. Peygamber’e düşen ancak apaçık bir şekilde Allah’ın emrini tebliğ etmektir. Allah sizden iman edip, salih amellerede bulunanlara (şunu) vadetmiştir: onlardan öncekileri nasıl iktidar sahibi kıldı ise onları da yeryüzünde iktidar sahibi kılacaktır. Kendileri için beğendiği dinlerini (islamı, yeryüzünde) sabit kılıp sağlamlaştıracaktır. Onları korkularından sonra güvenliğe kavuşturacaktır. (Çünkü) onlar sadece bana ibadet eder ve fasıkların ta kendisidirler. Namazı (dosdoğru) kılın, zekatı verin, peygambere itaat edin ki rahmete kavuşasınız. (Nur süresi 54-56) 

Hz. Peygambere İtaat, O’na ve halifelerine tabi olmak hakkındaki hadisler


Bana itaat eden Allah’a itaat etmiş olur. Bana isyan eden de Allah’a isyan etmiş olur. Benim tayin ettiğim kimseye itaat eden, bana itaat etmiş olur. Ona karşı gelen de bana karşı gelmiş olur.


Ümmetimin tamamı -yüz çevirenler müstesna- cennete girecektir. Bana itaat eden cennete girmiş, bana karşı gelen ise cennete girmekten yüz çevirmiş demektir.

Yılan, deliğine döndüğü gibi din Hicaz’a dönecektir. Dağ keçisi dağın başındaki sığınağına indiği gibi, din de Hicaz’daki sığınağına dönecektir. Din garip olarak başlamıştır ve başladığı gibi ileride de garip olacaktır. Cennetler garipler için olsun! Onlar benden sonra benim sünnetimden halkın ifsad ettiklerini ıslah edenlerdir.

Allah’ın Rasulu bana (Enes b. Malik’e) “Ey oğul! Hiç kimse için kalbinde bir hile olmadığı halde sabahlamaya, akşamlamaya gücüm yetiyorsa bunu yap” dedikten sonra sözlerine şöyle devam etti: “Ey oğul! İşte bu benim sünnetimdendir. Kim sünnetimi severse beni sever, beni seven ise cennette benimle beraber olur.”


Kim sünnetimden yüz çevirir ve uzaklaşırsa o benden değildir.

Kim sünnetime yapışırsa cennete girer.

Kim sünnetimi ihya ederse beni sevmiştir. Kim beni severse benimle beraber cennette olur.


Hz. Peygamber ve Ashabı hakkındaki ayetler


(Ey Rasulum!) Biz seni (rahmet ile) müjdeleyici ve (azab ile) uyarıcı olarakhak (Kur’an) ile gönderdik. Hiç bir ümmet yoktur ki içinden bir uyarıcı (peygamber) geçmiş olmasın. (Fatır süresi 24)

Allah onlara şiddetli bir azab hazırlamıştır. O halde ey iman eden akıl sahipleri! Allah’tan korkun. İşte size bir zikir (Kur’an) gönderdi. (Talak süresi 10)

(Ve) Allah’ın (emir ve yasaklarını) açıklayan ayetlerini sizlere okuyan bir (de) elçi (gönderdi) ki iman edip salih ameller işleyenleri (küfrün) karanlıklar(ın)dan çıkarsın (diye). Kim Allah’a iman edip salih amel işlerse Allah onu (ahirette) içlerinde ebedi kalmak üzere cennetlere koyacaktır. Allah ona gerçekten güzel bir rızık vermiştir. (Talak süresi 11)

Allah’tan (gelen) bir rahmetten ötürü (Ey muhammed!) sen onlara karşı yumuşak davrandın. Eğer kaba ve katı kalpli olsaydın, kesinlikle etrafından dağılırlardı. Onları affet, onlar için mağfiret dile, iş husunda onlarla istişare et! (istişareden sonra) karar verdiğinde de Allah’a güven! Muhakkak ki Allah, kendisine güvenenleri sever. (Al-i İmran 159) 


Onlar yanlarında bulunan Tevrat ve İncil’de yazılmış buldukları o Rahsüle, Ümmi Peygamber’e (Muhammed’e s.a.v.) tabi olurlar. 

O (Peygamber) onlara marufu (iyiliği) emreder, onları münkerden (kötülükten) nehyeder. Onlara tayyibatı (temiz şeyleri ) helal, habaisi (kan,domuz eti,rüşvet ve faiz gibi pis şeyleri) de haram kılar. Üzerlerindeki ağırlıkları (olan bazı sorumlulukları) ve sırtlarında bulunan zincirleri (geçmişteki şeriatların ağır hükümlerini) kaldırır. Ona iman eden,saygı gösteren,ona yardım eden ve onunla beraber inen o nura (Kur’an’a ) tabi olanlar var ya! İşte onlar felaha erenlerdir. (A’raf süresi 157)


Allah Teala’nın Hz.Peygamber’in Ashabı Hakkındaki Ayetleri:


(Ey Rasülüm!) Şüphesiz ki Biz seni (Kıyamette ümmetin üzerine bir) şahid, (inananları cennetle) müjdeleyici ve (inanmayanları da cehennemle) korkutucu olarak gönderdik. (Fetih süresi 8)


(Ey Muhammed!) Doğrusu,Biz seni hak ile müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik. Sen cehenlemliklerden sorumlu tutulmazsın! (Bakara süresi 119) 

İnsanlardan bir takım beyinsizler; Acaba onları üzerinde bulundukları kıblelerinden döndüren nedir? diyecekler. (Ey Muhammed!) De ki: Doğu ve Batı Allah’ındır. Allah dilediğini doğru yola iletir. (Bakara süresi 142)


Kur’an’dan önceki kitaplarda Hz. Peygamber’in ve Ashab’ın zikredilmesi

Abdullah b. Amr b. As’la biraraya geldiğimizde, ona “Bana Allah Rasulünün Tevrat’ta geçen sıfatlarından haber ver”dedim. O da: “Peki vereyim” dedi ve sözlerine şöyle devam etti: “Allah’a yemin ederim ki Hz. Peygamber Tevrat’ta Kur’an’daki sıfatlarıyla vasıflandırılmıştır: “Ey Peygamber! Kesinlikle seni şahid, müjdeci, uyarıcı ve ümmiler için sığınak olarak gönderdik. Sen benim kulum ve Rasulümsün. Sana “mütevekkil” ismini verdim. Sen katı ve kaba bir kimse değilsin. Çarşılarda gezip tozan bir kimse de değilsin. Kötülüğe kötülükte karşılık vermez, fakat affeder, bağışlarsın” Allah Teala, yoldan çıkmış olan millet Lailaheillallah deyip düzelinceye kadar onun ruhunu kabzetmeyecektir. Onunla kör gözler, sağır kulaklar, perdeli kalpler açılır. 


Vehb b. Münebbih şöyle dedi: Allah Teala Zebur da Davud kuluna şöyle vahyetti: “Ey Davud! Senden sonra ismi Ahmed ve Muhammed olan bir peygamber gelecektir. O sadık ve seyyid bir kimsedir. Hiç bir surette ona gazab etmem, o da hiç bir surette beni öfkelendirmez. O bana isyan etmezden önce onun geçmiş ve gelecek günahını affetmişimdir. Onun ümmeti merhamete mazhar olmuş bir ümmettir. Peygamberlere verdiğimin bir benzerini nafilelerden onlara verdim. Nebilere ve Resullere farz kıldığım farzları onlara farz kıldım ki onlar kıyamet gününde bana, nurları peygamberlerin nurları gibi gelsinler... Ey Davud! Ben Muhammed’i ve ümmetini bütün ümmetlerden üstün kıldım. 

Ashab-ı Kiram hakkındaki rivayetler 


İbn Mes’ud şöyle demiştir: “Siz oruç, namaz ve içtihad bakımından Hz. Muhammed’in ashabından daha fazlasını yapsanız da, onlar sizden daha hayırlıydılar.” Dinleyenler “Ey Ebu Abdurrahman! (Bu tabir İbn Mes’ud’un künyesidir.) Niçin böyle?” diye sorduklarında, İbn Mes’ud şöyle cevap verdi: 

Onlar dünya hususunda daha zahid idiler, ahirette ise daha fazla rağbet ediyorlardı.” 

İbn Ömer’e Hz. Peygamber’in ashabının gülüp gülmedikleri sorulduğunda “Evet gülerlerdi ama iman onların kalplerinde dağlardan daha yüce idi” dedi. 


Hz. Ömer, yüklerini deri içinde taşıyan Yemenli bir kafile gördüğünde “Kim Allah Rasulü’nün ashabına benzeyen kimselere bakmak istiyorsa, işte bunlara baksın” dedi. 

Hayatus Sahabe
Muhammed Yusuf Kandehlevi 


Vera Muhabbet Dergisi Logo